Hukuk Genel Kurulu 2017/1147 E., 2017/1304 K.
Taraflar arasındaki “memur işleminin şikayet yolu ile iptali” isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda Borçka İcra (Hukuk) Mahkemesince şikayetin reddine dair verilen 10.07.2013 gün ve 2013/2 E., 2013/12 K. sayılı kararın temyizen incelenmesinin şikâyetçi vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 05.12.2013 gün ve 2013/31165 E., 2013/38701 K. sayılı kararı ile,
"…Alacaklının haciz isteme hakkı, ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren bir yıl geçmekle düşer (İİK md. 78/2.C.1). Bu durumda takip dosyası işlemden kaldırılacağından (md.78/4) alacaklı, haciz isteyebilmek için yenileme talebinde bulunmalı ve bu talep borçluya tebliğ edilmelidir. Diğer taraftan aynı maddenin 5. fıkrasında; ilama dayalı olmayan takiplerde yenileme talebi üzerine harç alınacağı öngörülmüştür.
Somut olayda, örnek 7 nolu ödeme emri, borçlular Muhammet Kahya'ya 18.9.2009 tarihinde, ....'a 30.9.2009 tarihinde,...'e 01.10.2009 tarihinde tebliğ edilmiş ve alacaklı tarafından 10.3.2010 ve 26.05.2010 tarihlerinde, yani yasal bir yıllık süre içerisinde borçluların menkullerinin ve borçlu...'in maaşının haczi talep edilmiş olmakla, alacaklının "haciz isteme hakkı" düşmemiştir. Bu durumda alacaklının yeniden haciz isteyebilmesi için İİK'nın 78/5. maddesi gereğince borçluya yenileme emrinin tebliğine ve dolayısıyla yenileme harcı alınmasına gerek yoktur. Başka bir ifadeyle alacaklı yenileme talebinde bulunmaksızın doğrudan haciz isteyebilir. İİK'nın 110/3. maddesinde haczin konulması ve muhafazası gibi giderlerden alacaklının sorumlu olduğu düzenlenmektedir. Anılan düzenleme yenileme harcı ve haciz isteme süresi ile ilgili olmadığından somut olayda uygulama yeri yoktur.
O halde, mahkemece şikayetin kabulü gerekirken reddine karar verilmesi isabetsizdir…"
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Talep, memur işleminin şikâyet yolu ile iptali istemine ilişkindir.
Şikâyetçi vekili, şikâyet edilen borçlular aleyhine Borçka İcra Dairesinde 11.09.2009 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığını, ödeme emrinin borçluların tümüne tebliğ edildiğini, süresi içerisinde itiraz edilmediğinden takibin kesinleştiğini, borçlular hakkında birçok icra işlemi gerçekleştirildiğini, ancak dosyada 2004 sayılı İİK’nın ilgili maddelerinde belirtildiği süre boyunca herhangi bir haciz işlemi yapılmadığından konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verildiğini, 22.04.2013 tarihinde verilen dilekçe ile haciz işlemi talep edilmişse de öncelikle dosyanın yenilenmesi, yenileme için ise başvuru ve peşin harcın yatırılması gerektiği şeklinde karar alındığını, Borçka İcra Dairesi işleminin haksız olduğunu ve kamu düzenine aykırılık teşkil ettiğini, Borçka İcra Dairesinin 2009/921 sayılı takip dosyasından verilen 22.04.2013 tarihli “Karar Tensip Tutanağı” başlıklı kararın iptali ile dosyanın harç alınmaksızın yenilenmesine karar verilmesini şikâyet yolu ile talep etmiştir.
Yerel Mahkemece dava konusu Borçka İcra Dairesinin 2009/921 sayılı takip dosyasında alacaklı vekilinin 10.03.2010 tarihinde haciz talebinde bulunduğu, bunun üzerine borçlulara ait 34 TK 498 ve 34 ZP 7400 plaka sayılı araçların 11.04.2010 tarihinde haczedildiği, bundan sonra alacaklı vekili 26.05.2010 tarihinde borçlu...'in maaşının haczini talep etmişse de dosyada bu haczin uygulandığına dair herhangi bir bilgi ve belge olmadığı, bu tarihten sonra alacaklı vekilinin dosyada herhangi bir talebinin olmadığı, araçların haczedildiği tarihe göre araçların satışının 11.04.2011 tarihine kadar istenmesinin mümkün olduğu, bu tarihe kadar haciz talep edilmediğine göre haczin bu tarihte düştüğünün kabulünün gerekeceği, haczin düştüğü 11.04.2011 tarihinden dosyanın muameleden kaldırıldığı 12.12.2012 tarihine kadar bir yıldan fazla süre geçtiğinden dosyanın muamaleden kaldırılmasında herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı, muameleden kaldırılan dosyanın yenilenmesi talep edildiği takdirde İİK 78/5 maddesi hükmü gereğince yeniden harç alınacağı, yenileme harcı ödenmemesi sebebiyle yenileme talebinin reddi yönündeki İcra Dairesi işleminin Kanuna uygun olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş, verilen karar şikâyetçi vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde açıklanan gerekçelerle bozulmuştur.
Mahkemece önceki gerekçeler tekrarlanmak suretiyle direnme kararı verilmiştir.
Direnme kararı, şikâyetçi vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, İİK’nın 78/2 ve 4. fıkralarındaki yasal gereklilik (ödeme emrinin tebliğinden itibaren bir yıl içinde haciz talep edilmiş olması halinde) yerine getirildikten sonra başka nedenlerle dosyanın işlemden kaldırılıp kaldırılamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere alacaklının haciz isteme hakkı bir yıllık süreye tabidir. Haciz isteme hakkı, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren bir yıl geçmekte düşer. (İİK’nın 78/2. md. C.1) Alacaklı, bir yıllık süresi (İİK’nın 78/2. md.) içinde haciz talebinde bulunmaz veya (bir yıl içinde yaptığı) haciz talebini geri alıp da, bu (aynı) bir yıllık süre içinde yeniden haciz talebinde bulunmaz ise takip dosyası işlemden kaldırılır. (78/4 md.) Bu halde takip dosyası yalnız işlemden kaldırılır; yoksa icra takibi düşmez. Yani icra takibi derdest kalmakta devam eder. Bu halde yenileme talebinde bulunmak suretiyle aynı takip dosyasında haciz isteyebilir. (78/5 md.)
Buna karşılık alacaklı bir yıllık süresi içinde haciz talebinde bulunmuş ise aynı bir yıllık süre içinde (hatta daha sonra) borçlunun mallarının haczedilememiş olması haciz isteme hakkının düşmesini ve dolayısıyla takip dosyasının işlemden kaldırılmasını gerektirmez. Bu halde icra takibi derdest kalmakta devam etmektedir ve alacaklının bir yıllık süresi içinde yapmış olduğu haciz talebi gereğince (bir yıl geçtikten sonra) borçlunun mallarının haczedilmesini istemesi, İcra ve İflas Kanunu'nun 78/5. maddesi anlamında yenileme talebi niteliğinde değildir. Yani bu halde alacaklının yeniden harç ödemesine ve talebin borçluya tebliğine gerek yoktur. (Kuru B.: İcra ve İflas Hukuku EI Kitabı, 2013, 2. Baskı, sh 414, 415).
Somut olayda örnek 7 ödeme emri borçlular Muhammet Kahya'ya 18.9.2009 tarihinde, ....'a 30.9.2009 tarihinde,...'e 01.10.2009 tarihinde tebliğ edilmiş olup, alacaklı vekili yasal bir yıllık süre içinde borçluların menkullerinin ve borçlu...'in maaşının haczini talep etmiş olmakla alacaklının haciz isteme hakkı düşmemiştir. Bu durumda alacaklının yeniden haciz isteyebilmesi için İİK'nın 78/5. maddesi gereğince borçluya yenileme emrinin tebliğine ve dolayısıyla yenileme harcı alınmasına gerek yoktur. Başka bir ifadeyle alacaklı yenileme talebinde bulunmaksızın doğrudan haciz isteyebilir.
Hal böyle olunca; yerel mahkemece, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken yanılgılı gerekçe ile önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ: Şikâyetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, karar düzeltme yolu açık olmak üzere 08.11.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.
Comments